Ankara’da Mavi Fırtına lakabı ile anılan çok güzel bir 1956 Chevrolet V8 klasiği var. Bu eşsiz aracın hikayesini aracın sahibi olan Av. Sönmez Ahi bey bana yollayınca yazmış olduğu bu hikayeyi kendi dilinden sizlerle paylaşmanın daha doğru olacağını düşündüm. Gelin Mavi Fırtınanın hikayesine birlikte göz atalım.
1962 yılı Ağustos ayının kavurucu sıcak günlerinden biriydi, limana yanaşan Amerika bayraklı gemilerin birinden siyah bir inci sahibinin gururlu bakışları arasında usulca karaya doğru süzülüyordu. Amerika’nın Philadelphia şehrinden gelen 1956 Model Chevrolet Belair, bekleyin beni yeni yollar der gibiydi. Bir Amerikan subayı olan Jack BAILEY 3 Ağustos 1962 günü İstanbul Haydarpaşa gümrüğünde siyah incisinin gümrük işlemlerini yaptırırken, Türkiye’deki görevi bittiğinde onu burada bırakıp hüzünle ayrılacağından habersizdi. Gümrük işlemlerinin ardından başkent Ankara’nın yollarına koyulan siyah inci başkente geldiğinde Ankara Emniyet müdürlüğü vahşi bir siyah at’a benzettiği bu araca 06 AT 801 plakasını uygun gördü. 24 Eylül 1962 de bu plakayı alan siyah inci Ankara caddelerinde gururla dolaşmaya başlamıştı. Ne yazık ki bir yıllık görevi sona eren Jack için artık ayrılma vakti gelmişti siyah incisinden.
Ve nihayet 05 Ağustos 1963 de AT 801’i “Mehmet DÖNMEZ’e” satarak gözü yaşlı bir şekilde arkasına dahi bakamadan ülkesine dönmüştü.
Orijinal hali de fındık 8 diye tabir edilen, 263 V8 motor olan AT 801’e, Ankara da bir klasik araç dehası olan Hasan usta tarafından yine GM (General Motors) 5.2 benzinli V8 350 motor konularak daha da güçlendirilmiş ve bu motora uygun daha güçlü 10/37 senkromeç şanzıman ve diferansiyel konularak 56 chevy tam bir yer uçağı haline getirilmiştir.
Sonraları iki el daha değiştiren AT 801, kendisi öğretmen olan Hoca lakaplı “Bülent ESKİZARA” tarafından alınmış ve kısmen restore edilmiştir. Bu restorede siyah beyaz renklere boyanan AT 801 daha sonra adeta bir klasik araba profesörü olan “Mustafa NARTER” tarafından satın alınmıştır.
1962 de Türkiye/Ankara ya geldiğinden beri hiçbir şekilde taksi yada dolmuş olarak kullanılmaması, başka bir şehre satışının yapılmaması, dosyasında ilk günden bugüne kadar olan tüm belgelerin bulunması ve bugüne kadar sadece beş el değiştirmiş olması AT 801’in halen orjinalliğini ne kadar koruduğunun bir göstergesidir. Mustafa NARTER’in şefkatli kollarında 16 yıl muhafaza edilen ve artık yılların verdiği yorgunluğu üzerinden atmak isteyen 56 chevy, kendisini tekrar şaha kaldıracak sahibini ararken yine bir klasik araba tutkunu Sönmez AHİ bu haykırışı duymuş ve AT 801’i alarak restore ettirmeye karar vermiştir.
Tüm parçalarını ABD’den getirterek ve orjinaline sadık kalarak 1,5 yıllık bir emek sonucu şaseye kadar inip çok detaylı bir restore ile aracı bugünkü haline getiren Sönmez AHİ, adeta yeniden doğan aracına yeni bir isim koydu. MAVİ FIRTINA…
Bu eşsiz aracın hikayesini biz klasik otomobil hayranları ile paylaşma nezaketini gösteren Av.Sönmez AHİ bey aynı zamanda koyu bir Amerikan Klasiği hayranı, kendisi ile yaptığım görüşme neticesinde bundan böyle Konuk Yazar olarak tecrübelerini bizler ile paylaşmaktan zevk alacağını bildirdi. Bu yüzden bundan sonra kendi yazıları ile bloğumuza katkı sağlayacak olan Sönmez beye ayrıca teşekkür ediyorum…
Lütfen yorumlar kısmından deneyimlerinizi ve fikirlerinizi bizimle paylaşınız, alttaki linki tıklayarak bir kaç dakikanızı ayırabilirseniz çok sevinirim.
